Diyabet Cerrahi Fiyatları İstanbul | Pendik Yüzyıl Hastanesi

Diyabet Cerrahisi

Diyabet cerrahisi, tip 2 diyabeti ve obeziteyi tedavi etmek amacıyla uygulanan bir yöntemdir. Bu cerrahi müdahaleler, genellikle bariatrik cerrahi olarak adlandırılan prosedürleri içerir ve kilo kaybını teşvik ederek insülin direncini azaltmaya, pankreasın insülin üretimini artırmaya yöneliktir. Bu şekilde, kan şekerinin kontrol altına alınması ve diyabetin iyileşmesi amaçlanır. Ancak, bu cerrahi prosedürlerin riskleri, enfeksiyon, kanama ve vitamin eksiklikleri gibi potansiyel komplikasyonları içerir. Diyabet cerrahisi, her hasta için uygun olup olmadığı dikkatlice değerlendirilmeden önce diyet ve yaşam tarzı değişiklikleriyle birleştirilerek düşünülmelidir.

Diyabet Cerrahi Nedir?

Obezite ve Tip 2 diyabet, her iki sağlık sorunu da vücudun metabolizması ile ilgili  problemlerle doğrudan ilişkili rahatsızlıklardır.Tip 2 diyabet genellikle 40 yaşından sonra ortaya çıkar.Şeker hastalığına yakalanan insanların yaklaşık yüzde 95’ini oluşturan Tip 2 diyabet, vücudun yeterli insülin üretmediği veya ürettiği insülini etkili bir şekilde kullanamadığında ortaya çıkan kronik bir metabolik bozukluktur.Diyabetin ortaya çıkmasındaki en büyük problem fazla kilo alımıdır.Diyabet Cerrahisi Tip 2 diyabet hastalarında en sık kullanılan cerrahi işlemlemdir.

Obezite ameliyatları gibi ameliyattan sonra kilo kaybına yol açan aynı değişiklikler,tip 2 diyabetinde de iyileşmesine yol açabilir.En önemlisi bu hastalığa sahip hastaların, vücudun şekeri sağlıklı bir şekilde kullanma yeteneği ameliyatla yeniden kazandırılmaktadır.

Diyabet Cerrahisi Nasıl Yapılır?

Bu operasyon laparoskopik cerrahi tekniği ile yapılmaktadır.

Teknik, geleneksel ameliyatlarda olduğu gibi karın tam açılmadan hastanın karnına 5-10 mm boyutunda küçük delikler açılarak, laparoskopik kamera, aydınlatma ekipmanı, cımbız ve cerrahın aletlerinin yerleştirilerek operasyona başlanmasıdır.

 

Kullanılan aletler, yaraları lazerle kesmek ve pıhtılaştırmak için kullanılan neşterler, doku ve organları aynı anda kesip yapıştıran aletler gibi karmaşık elektronik ve teknolojik özelliklere sahip ileri teknoloji aletlerdir. Bunlar, yalnızca ekiplerin bunları kullanmak için özel eğitim ve öğretim aldığı uzman kişilerin kullanılmasına izin verilen cihaz ve araçlardır.

 

Bu ileri teknoloji, mide ve bağırsakları bölüp birleştirerek gıdaların diyabetten sorumlu hücrelerle temas etmeden geçebileceği yeni bir geçit oluşturmak, böylece sindirim sisteminin çalışmasını tedavi etmeye yardımcı olacak şekilde değiştirmek için kullanılır. 

 

Diyabet cerrahisi, hastanın durumuna göre farklı ameliyat yöntemleri ile yapılır. Doktorunuz ön görüşme ve detaylı muayeneler sonucunda sizin için en doğru yöntemi belirleyecektir.

Diyabet cerrahisinde, Transit bipartisyon, SADI-S ve İleal interpozisyon olmak üzere 3 farklı ameliyat uygulanır;

Kimler Diyabet Cerrahisi İçin Uygundur?

Diyabet cerrahisi, genellikle aşırı kilolu olan ve tip 2 diyabeti kontrol edemeyen bireyler için düşünülen bir seçenektir.

İşte diyabet cerrahisinin uygun olabileceği bazı durumlar:

 

Aşırı kilolu veya obez bireyler:Diyabet cerrahisi genellikle vücut kitle indeksi (VKİ) 35'in üzerinde olan bireylerde düşünülür.

 

Tip 2 diyabet kontrol altına alınamayan bireyler:Diyet, egzersiz ve ilaç tedavisi gibi geleneksel yöntemlerle tip 2 diyabeti kontrol etmek mümkün değilse ve bu durum ciddi sağlık sorunlarına yol açıyorsa, cerrahi bir seçenek değerlendirilebilir.

 

Diyabetle ilişkili diğer sağlık sorunları olanlar:Diyabet cerrahisi, diyabetle birlikte gelişen diğer sağlık sorunları, özellikle obezite ile ilişkili olanlar için düşünülebilir. Bu sorunlar arasında hipertansiyon, uyku apnesi ve kolesterol sorunları bulunabilir.

 

İlaç tedavisi ve diyetin etkisiz olduğu durumlar:İlaç tedavisi ve yaşam tarzı değişiklikleri ile kontrol altına alınamayan diyabet durumlarında cerrahi bir seçenek düşünülebilir.

 

Ancak, diyabet cerrahisi, diğer tedavi yöntemleri başarısız olduğunda ve bireyin genel sağlık durumu uygunsa düşünülen bir seçenektir. Her hasta farklıdır ve bu nedenle cerrahi seçeneği değerlendirmek için doktorunuzla detaylı bir şekilde konuşmanız önemlidir. Diyabet cerrahisi, riskleri ve faydaları dikkate alınarak, bireyin genel sağlık durumu, yaşam tarzı ve tercihleri temelinde bireyin özel durumuna uygun olarak değerlendirilmelidir.

Diyabet Cerrahinin Avantajları?

Bu süreç sayesinde pankreas bezini etkileyerek şeker hastalığına neden olan hormonların salgılanmasını durdurma ve bloke etme becerisine ulaşıyoruz. Bu hormonların salgılanma noktaları ve hücreleri mide, onikiparmak bağırsağı ve ince bağırsağın ilk bölümünde yer alır ve besinlerin bu sindirim kanalından geçerek iç duvardaki onlardan sorumlu hücrelerle temas etmesiyle salgılanmaları başlar. .

 

Bunun için hastanın yediği besinlerin yolu midenin başlangıcından ince bağırsakta uzak bir noktaya kaydırılarak bu hücrelerin bulunduğu iç duvarla teması önlenir, böylece hormon salgılanması da engellenir. diyabetin ortaya çıkmasından sorumludur.

 

Bu ameliyata, mideden bağırsağa kadar gıdanın yolunu değiştirdiği ve diyabetten kaynaklanan daha önceki tüm hastalıkları tedavi ettiği için “metabolik cerrahi” veya “metabolik bypass veya üçüncü” adı verildi

Diyabet Cerrahinin Riskleri Var Mıdır?

Diyabet cerrahisi, tip 2 diyabetin tedavisi için kullanılan bir yöntem olmasına rağmen, beraberinde belirli riskleri de taşır. Cerrahi operasyonlarda olduğu gibi bu ameliyatta da  enfeksiyon, kanama ve anesteziye bağlı komplikasyonlar gerçekleşebilir. Ayrıca, diyabet cerrahisi sonrasında kan şekerinde dalgalanmalar görülebilir, bu da hipoglisemi veya hiperglisemi gibi sorunlara yol açabilir. 

 

Besin emiliminde değişikliklere neden olan cerrahi müdahaleler, besin eksiklikleri riskini artırabilir. Yara iyileşmesi sorunları ve safra kesesi taşı oluşumu gibi diyabet cerrahisinde görülebilecek riskler arasında yer almaktadır. Sonuç olarak, diyabet cerrahisi öncesinde dikkatlice değerlendirilmeli ve bireyin genel sağlık durumu göz önüne alınarak riskler ve avantajlar değerlendirilmelidir.

Diyabet Ameliyatı Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler

Diyabet, dünya genelinde giderek artan bir sağlık sorunu olarak karşımıza çıkmaktadır. Hem genetik yatkınlık hem de yaşam tarzı faktörleri nedeniyle milyonlarca insanı etkileyen kronik bir metabolik hastalıktır. Vücudun kandaki glikozu (şeker) düzenleme yeteneğinin bozulmasıyla karakterizedir. Bu durum, pankreasın yeterince insülin üretemediği (tip 1 diyabet) veya vücudun insülini etkili bir şekilde kullanamadığı (tip 2 diyabet) durumlarda ortaya çıkar.

 

En yaygın diyabet cerrahisi prosedürleri arasında tüp mide ameliyatı ve gastrik bypass ameliyatı bulunur. Tüp mide ameliyatı, mideyi küçültmek için bir kısmını çıkarmayı içerirken gastrik bypass ameliyatı, mideyi küçültürken bağırsak yolunu değiştirir. Her iki prosedür de obeziteyi azaltmaya ve diyabetin kontrol altına alınmasına yardımcı olabilir. Ancak diyabet cerrahisi riskli bir prosedür olabilir ve herkes için uygun olmayabilir. Diyabet cerrahisi seçenekleri; hastanın genel sağlık durumu, obezite seviyesi ve diyabetin şiddeti gibi pek çok faktöre bağlı olarak değerlendirilmelidir. Her hasta için en uygun tedavi seçeneğinin belirlenmesi için kapsamlı bir analiz gereklidir.

 

Diyabet ameliyatı sonrası dikkat edilmesi gerekenler, hastanın ameliyat türüne ve genel sağlık durumuna bağlı olarak değişiklik gösterebilir. İlk olarak ameliyat sonrası dönemde sağlıklı bir iyileşme süreci için cerrahi ekibin önerilerine tam olarak uyulması beklenir. Bu; doktorun tavsiye ettiği ilaçların düzenli olarak alınması, yara bakımının yapılması ve herhangi bir belirti veya komplikasyonun hemen doktora bildirilmesini içerir. Beslenme değişiklikleri de önemlidir. Özellikle diyabet ameliyatı sonrası dönemde düşük glisemik indeksli, yüksek lifli ve protein açısından zengin bir diyet tercih edilmelidir.

 

Düzenli olarak fiziksel aktivite yapmak, kan şekeri kontrolünü artırmaya ve genel sağlığı iyileştirmeye yardımcı olabilir. Diyabet ameliyatı sonrası dönemde mental sağlığa da özen gösterilmelidir; ameliyat sonrası stres, endişe veya depresyon gibi duygusal zorluklarla başa çıkmak gerekir. Ameliyat sonrası izlem ve kontrol randevularının düzenli olarak takip edilmesi de hayati değer taşır. Böylece herhangi bir potansiyel sorun erken tespit edilir ve tedavi edilir.

 

Ek olarak diyabet ameliyatı sonrası dönemde destek alınmalıdır. Aile ve arkadaşlar, sağlık ekibi ve diğer destek grupları hastanın iyileşme sürecinde moral ve pratik destek sağlayabilir. Bu yönergelerin tümü, diyabet ameliyatı sonrası dönemin sağlıklı bir şekilde atlatılmasına ve diyabetin kontrol altında tutulmasına yardımcı olabilir.

Ameliyat Sonrası Diyet Aşamaları

Diyabet ameliyatı, obezite ile ilişkili tip 2 diyabeti olan bireylerin tedavisinde kullanılan cerrahi prosedürlerdir. Bu ameliyatlar, obeziteyi azaltarak ve kan şekeri seviyelerini kontrol altına alarak diyabetin yönetimine yardımcı olmayı amaçlar. Tip 2 diyabet obezite ile yakından ilişkilidir ve vücuttaki yağ dokusunun artması insülin direncine neden olabilir. Bu da kan şekeri seviyelerinin yükselmesine yol açar.

 

Diyabet cerrahisi, kilo kaybını teşvik ederek ve sindirim sisteminin işleyişini değiştirerek tip 2 diyabetin iyileştirilmesine veya hafifletilmesine yardımcı olur. Ameliyat sonrası diyet aşamaları ise cerrahınızın veya diyetisyeninizin önerilerine göre değişebilir. Bu bağlamda şu aşamalardan oluşur:

 

Sıvı aşaması: Ameliyatın hemen ardından, mideyi tahriş etmeden ve iyileşmeyi destekleyerek sıvı gıdalarla başlanır. Bu aşamada su, bitki çayları, az yağlı bulyonlar, şekersiz jelatin, sebze suyu gibi sıvılar tüketilir. Alkol ve kafein içeren içeceklerden kaçınılmalıdır. Porsiyonlar küçük olmalı ve yavaşça içilmelidir.
Püre aşaması: Sıvı aşaması başarılı bir şekilde tamamlandıktan sonra püre kıvamında olan ve kolayca çiğnenen yumuşak gıdalar tüketilir. Püre haline getirilmiş sebzeler, meyveler, yumurta, yoğurt gibi protein kaynakları ve yulaf ezmesi gibi tahıllar tercih edilebilir. Yine de baharatlı veya tüylü gıdalardan kaçınılmalıdır.
Yumuşak gıdalar aşaması: Püre aşaması tamamlandıktan sonra yavaşça daha katı gıdalara geçilir. İyice çiğnenmiş olan yumuşak sebzeler, meyveler, yumuşak etler ve balık tüketilebilir. Kuru yemişler veya tohumlar gibi küçük parçalı gıdalardan kaçınılmalıdır.
Normal gıdalar aşaması: Doktorunuz veya diyetisyeninizin onayıyla normal katı gıdalara geri dönülür. Ancak dikkatli olunmalı ve sindirilebilir, besleyici gıdalar tercih edilmelidir. Yavaşça yemek ve iyice çiğnemek gerekir.

 

Ameliyat sonrası diyet aşamaları, sindirim sisteminin iyileşme sürecini desteklemek ve komplikasyonları önlemek için tasarlanmıştır. Bu nedenle doktorunuzun veya diyetisyeninizin önerilerine tam olarak uymak önemlidir. Ayrıca herhangi bir sorun veya endişeniz olduğunda bir doktora danışmanız önerilir.

Diyabet Cerrahisine Yaklaşım Nasıldır?

Diyabetin önlenmesi, erken teşhisi ve etkili tedavisi hastalığın ilerlemesini durdurmak veya kontrol altına almak için kritiktir. Nedenleri, semptomları, tanı ve tedavi yöntemleri hakkında geniş kapsamlı bilgiye sahip olmak bireylerin sağlıklı bir yaşam sürmelerine ve olası komplikasyonları önlemelerine yardımcı olacaktır.

 

Diyabet cerrahisi, tip 2 diyabeti olan bireylerin yönetiminde büyük rol oynar ve bu, obezite ile ilişkili diyabetin yönetiminde etkili bir strateji olabilir. Bu cerrahi prosedürler obeziteyi azaltmayı ve dolayısıyla kan şekeri seviyelerini kontrol altına almaya yardımcı olmayı amaçlar. Diyabet cerrahisi, çeşitli prosedürler aracılığıyla sağlanabilir, en yaygın olanları arasında tüp mide ameliyatı ve gastrik bypass ameliyatı bulunmaktadır. Bu metotlar, mide hacmini azaltarak ve sindirim sistemini değiştirerek kilo kaybını teşvik eder. Böylece kan şekeri seviyelerinin düşmesine ve tip 2 diyabetin kontrol altına alınmasına yardımcı olur.

 

Diyabet cerrahisi adayları obez veya aşırı kilolu olan ve diğer tedavi yöntemlerinden yeterli fayda sağlamayan kişilerdir. Ancak bu prosedürler herkes için uygun değildir ve ciddi riskler içerebilir. Bu nedenle, her hasta için cerrahi seçenekler dikkatlice değerlendirilmeli ve bir uzman tarafından yönlendirilmelidir. Diyabet cerrahisi, diyabeti olan bireylerin yaşam kalitesini artırabilir ve obezite ile ilişkili sağlık sorunlarını azaltabilir. Doğru adaylar için doğru cerrahi prosedürün seçilmesi önemlidir. Bu nedenle, potansiyel faydaları ve riskleri değerlendirmek için kapsamlı bir değerlendirme ve danışma süreci gereklidir.

Kimler Diyabet Cerrahisi İçin Uygun Değildir?

Diyabet cerrahisi, tip 2 diyabeti olan bireylerin yönetiminde etkindir. Uygun olmayabilecek bazı durumlar şunlardır:

 


Düşük vücut kitle indeksi (VKİ): Diyabet cerrahisi aşırı kilolu veya obez bireyler arasında tercih edilir. Düşük VKİ'ye sahip olanlar, cerrahi müdahale için uygun adaylar olmayabilirler.
Cerrahi risklerin yüksek olması: Bazı kişiler, ameliyat sırasında veya sonrasında ortaya çıkabilecek komplikasyonlar nedeniyle cerrahi riskler taşıyabilir. Örneğin; ciddi kalp hastalığı, akciğer hastalığı veya diğer tıbbi durumlar ameliyat riskini artırabilir.
Diyabetin diğer tedavilerle kontrol altında olması: Diyabet cerrahisi, diğer tedavi yöntemlerinden yeterli fayda sağlanamadığında veya diyabet kontrol edilemiyorsa düşünülür. İlaçlar, diyete uyum ve egzersiz gibi diğer tedavi seçenekleriyle kan şekeri seviyeleri iyi kontrol altında olanlar için cerrahi işlem gerekli olmayabilir.
Psikolojik faktörler: Bazı kişiler, cerrahi müdahaleye psikolojik olarak hazır değildirler veya ameliyat sonrası yaşanan değişikliklere uyum sağlama konusunda zorluk yaşayabilirler. Psikolojik olarak desteklenmeyen bireyler, cerrahi sonuçlardan tam olarak faydalanmayabilirler.
Hamilelik veya emzirme: Hamilelik veya emzirme döneminde olanlar diyabet cerrahisi için uygun değildir. Bu dönemde cerrahi riskler artabilir ve bebeğe zarar verebilir.
Yaşlılık: Yaşlı bireylerde cerrahi riskler daha yüksektir. Dolayısıyla yaşlı bireylerde diyabet cerrahisi riskleri daha da dikkatlice değerlendirilmelidir.
Alkol veya madde bağımlılığı: Alkol veya madde bağımlılığı olanlar, cerrahi sonrası uygun bakım ve iyileşme sürecini sürdürmekte zorlanabilirler. Bu da ameliyat sonrası komplikasyon riskini artırabilir.

 

Bu etkenler, diyabet cerrahisi için uygun adayların seçilmesinde oldukça büyük yer tutar. Her hasta farklı olduğu için cerrahi seçeneklerin dikkatlice düşünülmesi önemlidir.

Uzman Hekim Kadromuz

Operatör Doktor Mehmet BABÜR

Obezite ve Metabolik Cerrahi

Operatör Doktor Erhan BAKIRCIOĞLU

Obezite ve Metabolik Cerrahi

Formu Doldurun, Size Ulaşalım

İnstagram
Bilgi Alın