Meme dikleştirme cerrahisi, sarkan meme dokularını düzeltmek ve memeyi daha estetik bir formda yeniden şekillendirmek amacıyla gerçekleştirilen bir estetik operasyondur. Bu prosedür, meme dokusunu kaldırarak ve yeniden şekillendirerek daha genç ve sıkı bir görünüm sağlar. Meme dikleştirme, genellikle hamilelik, kilo kaybı veya yaşlanma nedeniyle meydana gelen sarkıklığı düzeltmek için tercih edilir ve hastanın vücut imajını ve özgüvenini iyileştirebilir.
Halk arasında "Meme dikleştirme" veya "Mastopeksi" olarak bilinen bu işlem, meme boyutunda herhangi bir sorun olmaksızın sadece sarkma durumlarında tercih edilen bir operasyondur. Bu işlem, oluşan sarkmaları düzelterek göğüslere daha estetik bir görünüm kazandırmayı amaçlar. Aynaya bakarak göğüslerinizi inceleyin; eğer meme başınız göğüs bitiş çizgisinin üstünde ise herhangi bir sarkma olmadığı anlaşılır. Ancak göğüsleriniz meme bitiş çizgisinin eşit veya altında ise sarkma durumu söz konusu olabilir ve bu durumda meme dikleştirme operasyonu düşünülebilir.
Meme dikleştirme ameliyatı, meme sarkmasının derecesine ve gerektirdiği düzeltme işlemlerine bağlı olarak değişiklik gösterir. Genellikle sarkan fazla doku ve deri alınarak, meme yeni bir şekil alacak şekilde düzenlenir. Ameliyat süresi sarkan dokunun miktarına ve ek işlemlerin yapılıp yapılmayacağına bağlı olarak değişir, ancak genellikle 2 saat kadar sürer ve genel anestezi altında gerçekleştirilir.
Ameliyat sırasında, meme başı da olması gereken yere taşınır ve gerektiğinde areola (meme başının etrafındaki koyu renkli alan) küçültülerek şekillendirilir. Hastanın sarkmış meme dokusu toplanarak, dikleştirilir ve yeni bir yapı oluşturulur. Eğer hastanın isteği doğrultusunda büyütme ameliyatı da yapılacaksa, meme protezi eklenerek işlem tamamlanabilir.
Meme dikleştirme ameliyatı (meme mastopeksisi), genellikle genel anestezi altında yapılan bir günübirlik operasyondur. Ameliyat süresi 2-3 saat kadar sürebilir. Ameliyat sonrasında, hastalar genellikle aynı gün taburcu edilir ancak eve dönmeden önce bir refakatçiye ihtiyaç duyabilirler. Ameliyat sonrası günlerde, hastalar genellikle anestezinin yan etkileri (bulantı, yorgunluk, baş ağrısı) ile karşılaşabilirler. Ağrı kesici ilaçlar nedeniyle ağrı hissi olmayabilir, ancak hafif uyuşukluk yaşanabilir.
Ameliyat sonrasında göğüsler bandajlanır ve insizyonun yakınına drenaj tüpleri yerleştirilebilir. Şişliği kontrol altına almak ve iyileşmeyi desteklemek için cerrahi kompresyon sütyeni kullanılmalıdır.
İlk 24 saat içinde bir refakatçiye ihtiyaç duyulabilir.
İlk üç gün içinde, ağrı veya rahatsızlık, şişlik ve morarma yaşanabilir. Üçüncü günde cerrah tarafından yapılan bir değerlendirme sonrasında drenaj tüpleri çıkarılabilir. İlk hafta boyunca, kolların hareket kabiliyeti sınırlı olmalı ve duş almak önerilmemektedir.
İlk haftanın sonunda, hastalar genellikle iyileşmeye başlarlar. İkinci haftada, ağrı, şişlik ve morarma büyük ölçüde azalır.
İki haftanın sonunda, çoğu kişi işe dönebilir. Bir ay sonra, iyileşme süreci önemli ölçüde devam eder ve hastaların genellikle memnun oldukları bir görünüm elde edilir. Altı hafta sonra, kompresyon giysisi çıkarılabilir ve normal aktivitelere dönülebilir. Nihai sonuçların tam olarak görülmesi birkaç ay sürebilir.
Yara İzi: Meme dikleştirme ameliyatı sonrasında oluşan yara izleri kalıcı olabilir, ancak zaman içinde genellikle yumuşar ve solgunlaşır. Nadiren de olsa,iyileşmede geçikme, yara izlerinin kalınlaşmasına ve genişlemesine neden olabilir.
Meme Ucu veya Meme Hissinde Değişiklikler: Ameliyat sonrasında geçici bir süre için meme ucu veya meme hissinde değişiklikler görülebilir. Bu genellikle birkaç hafta içinde düzelir, ancak bazı durumlarda kalıcı his kaybı olabilir.
Göğüs Asimetrisi: Ameliyat sonrasında göğüslerin şekil ve büyüklüğünde eşitsizlik görülebilir. Bu, iyileşme sürecindeki değişikliklerden kaynaklanabilir.
Meme Ucu veya Areola Kaybı: Nadiren, ameliyat sırasında meme ucu veya areolaya kan akışı kısa bir süreliğine durabilir, bu da meme ucunun veya areolanın kısmen veya tamamen kaybına yol açabilir.
Emzirmede Sorun: Meme dikleştirme sonrasında emzirme genellikle mümkün olsa da, bazı kadınlar yeterli süt üretme konusunda sorun yaşayabilir.
Genel Cerrahi Riskler: Her büyük ameliyat gibi, meme dikleştirme ameliyatında da kanama, enfeksiyon ve anesteziye karşı olumsuz reaksiyon riski bulunmaktadır. Ayrıca, cerrahi bant veya diğer kullanılan malzemelere karşı alerjik reaksiyonlar görülebilir.
Bu riskler, cerrahın deneyimi, hastanın genel sağlık durumu gibi faktörlere bağlı olarak değişebilir. Her cerrahi müdahale öncesinde, hastaların bu riskleri ve potansiyel komplikasyonları anlamaları için doktorlarıyla detaylı bir görüşme yapmaları önemlidir.
Memelerde sarkma, yumuşama ve deformasyon olması kadınların estetik açıdan kaygılar yaşamasına neden olabilir. Yaş alma, kilodaki değişimler, emzirme ve yer çekiminin etkisi gibi etkenlere bağlı olarak zaman içinde memeler dik ve diri görünümünü kaybedebilir. Yağ ve süt bezlerinden oluşan, yapısında kas bulunmayan memede gevşeme, sarkma ve hacim azalması görülmesi durumunda meme dikleştirme operasyonu gündeme gelebilir.
Meme büyütme estetiği ameliyatı sırasında kullanılan silikon meme implantları, hafif düzeyde sarkma görülen memeleri bir miktar dikleştirebilir. Ancak memelerde ileri düzeyde sarkma olması ve hastanın mevcut göğüs boyutunun büyütülmesini de talep etmesi durumunda meme dikleştirme ve meme büyütme operasyonları kombine edilebilir.
Tek başına uygulanan meme dikleştirme operasyonu hastanın göğüs boyutunda önemli ölçüde değişikliğe neden olmaz. Meme dikleştirme ameliyatı memelerin daha dik, diri ve şekilli görünmesini sağlar. Hastanın beklentisi göğüslerinin yalnızca daha dik değil, aynı zamanda daha küçük ya da daha büyük boyuta kavuşması yönündeyse, meme dikleştirme ameliyatının meme küçültme ya da meme büyütme ameliyatı ile kombine edilmesi gerekir.
Meme dikleştirme operasyonu 18 yaşını doldurmuş, meme gelişimini tamamlamış ve ameliyata engel bir sağlık sorunu olmayan kadınlara uygulanabilir. Diğer yandan meme dikleştirme operasyonuna uygunluk kararı, yapılan muayene ve değerlendirme sonucu hasta özelinde verilir.
-Memelerindeki sarkma, hacim ve biçim kaybı nedeniyle estetik kaygılar yaşayan,
-Memeleri sallanan, uzamış ya da düz bir görünüme sahip olan,
-Memeleri desteklenmediğinde meme uçları meme katlantı çizgisinin altında kalan,
-Meme uçları ve areolası aşağı doğru bakan,
-Areolasında genişleme ya da derisinde gerilme meydana gelen,
-Memelerinden biri diğerine göre daha aşağıda konumlanan kişiler meme dikleştirme operasyonu için aday olarak kabul edilir.
Meme dikleştirme operasyonu sonrası, meme cildinde ve ucunda geçici hissizlik yaşanabilir. Bunun nedeni genellikle ameliyata bağlı olarak gelişen doku ödemidir. Doku ödeminin geçmesiyle birlikte his kaybı da geçmekte, kalıcı hâle gelmesi nadir olarak görülen bir durum olmaktadır.
Memede his kaybı; meme dikleştirme operasyonunda kullanılan teknik, meme üzerinde kesi yapılan bölgeler ve memeden çıkarılan doku miktarı gibi faktörlere bağlı olarak hasta özelinde değişebilir.
Tüm cerrahi prosedürler gibi meme dikleştirme operasyonunda sonra da iz kalabilir. Meme dikleştirme operasyonundan sonra kalan izler, memedeki sarkıklık derecesi ile orantılıdır. Meme başının ideal lokalizasyonu meme altı oluğuna göre, oluğun izdüşüm olarak 0.5 ila 1 cm yukarısı olarak kabul edilir. Meme başının meme altı oluğu hizasına göre hangi seviyede olduğu değerlendirilerek memedeki sarkma derecesi belirlenir.
Evre 1 sarkıklık olan hastalarda meme başı hizası meme altı oluğundadır. Memelerdeki gevşeme ve sarkma çok az olduğundan yalnızca areola çevresinde kesi yapılarak dikleştirme yapılabilir. Bu durumda yalnızca areola çevresinde iz kalır. Aynı zamanda memenin hacminde büyüme olması da hedefleniyorsa, meme protezi yerleştirme yoluyla bir miktar dikleşme sağlanabilir. Bu yöntemin tercih edilmesi durumunda, yalnızca meme altı oluğunda iz kalır.
Evre 2 sarkıklık olan hastalarda meme başı, meme altı oluğunun altında konumlanır. Bu tür durumlarda areola çevresinde ve areolanın saat 6 hizasından meme altı oluğuna kadar inen bir iz kalır. Meme protezi yerleştirilmesi yoluyla büyüme sağlanabilir. Bu durumda uzunlamasına olan iz, bir miktar azalabilir.
Evre 3 sarkıklık durumunda meme başı belirgin bir şekilde meme altı oluğunun altında kalır. Aynı zamanda memelerdeki sarkıklık ve pörsüme dikkat çekici düzeydedir. Operasyondan sonra areola çevresinde, areolanın saat 6 hizasından meme altı oluğuna dik ve meme altı oluğunda olacak şekilde iz kalır.
Bununla birlikte uygulanan tekniğe göre farklı bölgelerde kalabilen izler, ameliyattan sonraki 1 ila 3 ay içinde toparlanmaya başlar. Hastanın cilt tipine, sağlıklı bir iyileşme süreci yaşanıp yaşanmadığına ve benzer faktörlere göre genellikle 1 yıl içinde cilt rengine döner ve belirginliğini kaybeder.
Memede herhangi bir sarkma olmadığı durumlarda, meme başı meme altı katlantı çizgisinin üzerinde yer alır. Hafif düzeyde sarkma olan memelerde, meme başı meme altı katlantı çizgisi ile aynı seviyededir. Meme başının meme altı katlantı çizgisinin altında yer alması ise ileri düzey sarkma olarak değerlendirilir.
Memelerdeki sarkmanın ileri düzeyde ve meme bezi miktarının yeterli olması durumunda, sadece meme küçültme ameliyatı yapılarak memenin toparlanması sağlanabilir. Memelerdeki sarkma ileri düzeyde ancak meme bezi miktarı yeterli olmadığında memenin toparlanmasına ek olarak silikon implantları kullanılması gerekebilir. Bu tür vakalarda kullanılacak olan silikon implantın boyutu ve meme derisinde ne kadar toparlama yapılacağı hasta özelinde belirlenir.
Meme dikleştirme ameliyatının tercih edildiği belli başlı durumlar aşağıda sıralanmıştır:
-Çok fazla kilo alıp verme nedeniyle meme dokularının sarkması
-Hamilelik ve emzirme sürecinin memelerde deformasyona neden olması
-Yer çekiminin etkisiyle memelerde sarkma meydana gelmesi
-Meme dokusunun yaş alma nedeniyle elastikiyetini kaybetmesi
-Yanlış sütyen kullanımı nedeniyle memelerde deformasyon oluşması
-Memelerden birinin diğerine göre daha aşağıda konumlanması
-Çeşitli kaza ve travmalar
Göğüs dikleştirme operasyonu sonrası genellikle hızlı ve konforlu bir iyileşme süreci yaşanır. Bunu sağlamak için dikkat edilmesi gereken birtakım noktalar vardır. Öncelikle alanında uzman ve deneyimli bir estetik cerrah seçilmeli, operasyonun ardından ise doktorun önerilerine eksiksiz bir şekilde uyulmalıdır.
Göğüs dikleştirme operasyonu sonrası hastalar genellikle 4 ila 7 gün içinde günlük hayatlarına dönebilir. İyileşme süresi pek çok farklı faktöre bağlı olarak hasta özelinde değişiklik gösterebilse de, bu süreyi optimize etmek için en önemli nokta, doktorun reçete ettiği ilaçları düzenli bir şekilde kullanmaktır.
Göğüs dikleştirme operasyonu sonrası memelerin üzerinde sütyene benzeyen sargılar bulunur. Ayrıca hastaların operasyonu takip eden ortalama 8 hafta süreyle sporcu sütyeni kullanması gerekir. Göğüs dikleştirme ameliyatından sonra ağrı hissedilebilir. Ağrıyı gidermek için doktorun reçete ettiği basit ağrı kesiciler kullanılabilir.
Meme dikleştirme ameliyatı sırasında genellikle eriyen dikişler kullanılır. Bu nedenle, ameliyattan sonra dikiş aldırılması gerekmez. Eriyen dikiş tercih edilmemesi durumunda ise genellikle ameliyattan 2 hafta sonra dikişlerin alınması gerekir.
Meme dikleştirme ameliyatını takip eden ilk 5 gün boyunca kol bölgesinde ağrı hissedilmesi olası bir durumdur. Özellikle ameliyatı izleyen ilk hafta ağır kaldırılmamalı, sert ve ani hareketlerden uzak durulmalıdır. İyileşme sürecinin olumsuz şekilde etkilenmemesi için ameliyatı takip eden 10 gün boyunca alkol ve sigara kullanılmaması önerilir.
Meme dikleştirme ameliyatını izleyen ilk 2 hafta boyunca araba kullanmamak ve sırt üstü yatmamak konusunda dikkatli olunmalıdır. Genellikle ameliyattan 4 hafta sonra spora başlanabilse de, iyileşme süreci kişi özelinde değişiklik gösterebildiğinden spora başlamadan önce doktor onayı alınması önemlidir.
Meme dikleştirme ameliyatından sonra, uygulama bölgesinde oluşan ödem nedeniyle memeler olduğundan daha büyük görünebilir. Ameliyat sonucunu tam olarak görebilmek için memelerdeki ödemin geçmesi beklenmelidir. Meme dikleştirme ameliyatı etkili sonuçlar sağlasa da, operasyondan sonra hamilelik, emzirme, aşırı kilo alımı ve yer çekiminin etkisi gibi nedenlere bağlı olarak memelerde yeniden sarkma meydana gelebilir. Aynı zamanda elde edilen sonuçların daha uzun süre kalıcı olmasını sağlamak için kilo kontrolü konusunda dikkatli olunması gerekir.
Göğüslerin neden sarktığına dair bazı ana faktörler aşağıdaki gibidir.
-Yaşlanma: Yaşlanma süreciyle birlikte cilt elastikiyetini kaybetmeye başlar ve yerçekiminin etkisiyle göğüs dokusu sarkmaya başlar. Kolajen ve elastin üretimi azalır, cildin daha gevşek ve sarkık hale gelmesine neden olur.
-Genetik faktörler: Bazı kişilerde genetik faktörler sarkma eğilimini etkileyebilir. Ailenizde göğüs sarkmasıyla ilgili öykü varsa bu durum sizin de sarkma riskinizi artırabilir.
-Hamilelik ve emzirme: Hamilelik sırasında göğüsler büyür ve emzirme döneminde daha fazla sarkar. Hamilelik ve emzirme sürecinde göğüs dokusunun genişlemesi ve süt üretimi nedeniyle cilt elastikiyetini kaybedebilir.
-Ağırlık değişiklikleri: Hızlı kilo alımı veya kaybı, göğüslerin şeklini etkileyebilir. Hızlı kilo alımı göğüs dokusunun genişlemesine ve sonrasında sarkmasına neden olabilir.
-Sigara içme: Sigara içmek ciltte kolajen ve elastin üretimini azaltabilir. Bu da cildin sarkmasına yol açabilir. Dolayısıyla sigara içmek göğüslerin sarkma riskini artırabilir.
-Yanlış destek: Yanlış veya yetersiz destek sağlayan sütyenlerin düzenli olarak kullanılması da göğüslerin sarkmasına katkıda bulunabilir.
Göğüs sarkması birden fazla faktörün birleşimi sonucu ortaya çıkar. Sarkmanın derecesi bireyden bireye değişebilir ve bazı durumlarda cerrahi müdahale gerektirebilir.
Meme dikleştirme ameliyatı öncesinde pek çok adım atılması önemlidir. İlk olarak bir plastik cerrahla kapsamlı bir danışma yapılmalı ve ameliyatın beklentileri, riskleri ve sonuçları hakkında detaylı bir şekilde konuşulmalıdır. Cerrah, hastanın meme yapısını değerlendirecek ve en uygun cerrahi planı belirleyecektir.
Ameliyat öncesinde hastanın genel sağlık durumu değerlendirilmeli ve gerekli kan testleri ve diğer önlemler alınmalıdır. Ayrıca ameliyat öncesinde sigara içiyorsa sigarayı bırakması önerilebilir. Çünkü sigara iyileşme sürecini olumsuz etkileyebilir. Ameliyat öncesinde cerrahın önerdiği talimatlara uyulmalı ve ameliyat günü için gerekli hazırlıklar yapılmalıdır.
Meme dikleştirme ameliyatından sonra hastalar birkaç gün boyunca dinlenmeye ihtiyaç duyarlar. Ameliyat sonrası dönemde meme bölgesinde şişlik, morarma ve hafif ağrılar normaldir. Doktorun önerdiği ağrı kesiciler ve iyileşmeyi hızlandırmak için bazı ilaçlar alınabilir. Hastaların meme bölgesini destekleyen özel bir sütyen giymesi gerekebilir ve belirli aktivitelerden kaçınmaları önerilir. İyileşme süreci boyunca cerrahın önerdiği şekilde düzenli kontroller yapılmalı ve ameliyat sonrası talimatlara tam olarak uyulmalıdır. Hastalar birkaç hafta içinde normal günlük aktivitelere dönebilir ve meme dikleştirme ameliyatından sonra sonuçlarını görmeye başlayabilirler. Tam iyileşme ve sonuçların netleşmesi birkaç ay sürer.
Meme dikleştirme en çok uygulanan meme estetiği prosedürlerinden biridir. Kadınların öz güvenini artırma ve görünümlerini iyileştirme konusunda etkili bir estetik cerrahi prosedürüdür. Meme dikleştirme ameliyatı kapsamında memedeki fazla deri alınıp meme konturunu çevreleyen dokuda sıkılaşma sağlanır. Bu sayede kadınlar daha dik göğüslere ve estetik açıdan daha iyi bir görünüme sahip olabilir. Meme dikleştirme ameliyatının ve sonrasının konforlu bir şekilde geçmesi, sağlıklı bir iyileşme süreci yaşanması, estetik açıdan tatmin edici ve doğal sonuçlar alınması için doktor seçimi çok önemlidir.
Meme dikleştirme fiyatları pek çok farklı faktöre bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Hastanenin fiyat politikasının yanı sıra uygulanacak olan operasyonun kapsamı, kullanılacak teknik, farklı bir estetik cerrahi prosedürle kombine edilip edilmeyeceği, hastanede kalış süresi ve birçok farklı unsur meme dikleştirme fiyatları üzerinde etkilidir. Meme dikleştirme fiyatları; her hasta özelinde fiziki konsültasyon uygulanması, hastanın beklentileri ve ihtiyaçları doğrultusunda bir tedavi planlaması yoluyla belirlenir.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır. Bu siteye giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılıyorsunuz. Çerez Politikası
Lütfen sizinle iletişime geçebilmemiz için formu doldurun.